
Müslim’in bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm):-Bana şu deveyi sat buyurdu. Ben:-Hayır satmam, size bağışlıyorum, deve sizin olsun ey Allah’ın Resûlü dedim.-Olmaz, bağış kabûl etmem, sat onu bana buyurdu. Ben:-Öyleyse, dedim, bir adama bir okiyye miktarında altın borcum var, ona mukabil deveyi size sattım dedim. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm):-Aldım onu, ancak sen yükünü Medine’ye kadar onun üzerinde götür dedi.Medine’ye gelince, Hz. Bilâl (radıyallahu anh)’e:-Câbir’e bir okiyye altın ver, biraz da fazla olsun emretti. Bilal bu söz üzerine bir kîrât fazla tarttı. Kendi kendime: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın bana verdiği fazla miktarı yanımdan hiç ayırmayacağım” dedim. Harra harbinde, Şamlılar tarafından yağma edilinceye kadar, kesemin dibinde duruyordu.”





